Sunday, July 8, 2012

OFİS'te ÇALIŞ'an YEMEK'çi ABLA'dan GÜN'ün GAF'ları:)

şimdi'de sadiye abla işten ayrılınca,sadiye ablanın yerine aldığımız, ofis'te ayın 1'inde işe başlayıp 6 günde stresimi tavan yaptıran gülermisin ağlarmısın karar veremediğim yemekçi ablamızdan inciler geliyor:)

mutfağı kontrole gittiğimde 12:30'da yemek yemesi gereken elemanların yemeklerinin hazır olmadığını daha fırına böreklerin yeni konulduğunu ve masanın daha hazırlanmaya başlamadığını gördüğümde saati hatırlattığımda 1 saat geç yesinler nolucak ölmezlerya diyerek gülen ablamız bende senin gibi gülmek isterdim:))

lavabonun çöp kovası hızlı bir şekilde dolduğu için çöp kovasının orada nöbet tutup ellerinizi kırarım peçeteleri fazla harcamayın diyen abla'yla birlikteyiz 6 gündür:))

mutfak dolabının altının silinmesini istediğimde bütün üstü başıyla yere yapışıp altının kirli olup olmadığını kontrol eden ve pis yerlere yapıştığını hiç sorun etmeyen ablanın ellerinden yemek yiyoruz 6 gündür...

mutfağa gidip muhabbet olsun diye bugün yemekte ne var diye soran ofis çalışanlarına, ''gözünüz körmü, buzdolabında liste var,oraya baksana'' diye azarlayan ablamız var:))

beni arkadaşı olarak gören ve ''tuğba gelsene şuraya'' diye mutfaktan seslenen ve çay istediğimde getirmeyi unutup işlere dalan ablayla durum göründüğü gibi çok vahim yerine acil birini arıyor olmamın nedeni belli değilmi:))

ömer beye yemekte ne yemek istediğini sorarken kullanmış olduğu uslup ofisteki çalışanların 1 numaralı gülme konusuydu:))ömer bey falan yok direkt oğluna seslenir gibi ömer ketçap sıksana makarnana diyerek samimiyetin dozunu kaçıran tarzıyla günün 1 numaralı esprisi oldu:))

sabah ofisteki arkadaşlar ablanın elinin yavaşlığından çayın demlenmesi gecikiyor diye yardımcı olmak amaçlı o gelmeden çayı demlemişler,geldiğinde 2.ci demliği neden demlemediniz diye kızıp trip atmış:))

devamı gelecek...

No comments:

Post a Comment